25 Nisan 2012 Çarşamba

Kızımla eğlendik

Evet, bir oğlum var ama üç tane de kızım... Emine, Selin, Esin... En küçüğü kan kırmızısı derler ya, Esin de o hesap... Hem sabahtan akşama kadar yeriz birbirimizi hem de birbirimiz olmadan yapamayız. Tutturdu “23 Nisan’da törenime gel” diye. Esin’in sınıfı törende hem dans edecek hem de folklor oynayacak. Aylardır figürlerdi, kıyafetlerdi hazırlanıyorlar.

Önder’le başka bir işimiz olduğundan gidemedim ama bol bol fotoğraf çektirmesini söyledim. Biliyorum tekrar tekrar anlatacak ve o hale gelecek ki bir saniyeyi bile kaçırmadan oradaymışım gibi kafamda tüm töreni canlandırabileceğim. Nitekim öyle oldu. Sınıf o kadar güzel oynamış ki müdür onları yılsonu Beşiktaş meydanında düzenlenecek etkinliklerde oynatacağına dair söz vermiş ve hazırlanmalarını istemiş. O sevinçle törenden sonra yanıma geldi. Başladık öğleden sonra programımız için hazırlanmaya.

Tüm gün Esin çok yoğundu. Annesiyle törene katıldıktan sonra onu aldığım gibi İglo’nun çocuklar içini düzenlediği mutfak etkinliğine götürdüm. Mutfakta biz yemek yaparken “şunu ben doğrayayım mı, bunu ben ayıklayayım mı” diye öylesine çok başımızın etini yer ki, sonunda onu mutfaktan kovmak zorunda kalırız.

Bu kez durum farklı oldu. Baş aşçım Esin’di ve onun elleriyle mıncıklaya mıncıklaya yaptığı balık burgeri afiyetle yedim. Salata yaparken de ayrı bir olaydı. Bir kimya deneyi yapıyormuş gibi en küçük gramını dahi hesaplayarak sosları, baharatları döktü. Arada bir küçük müdahalelerimi de tıpkı bizim ona yaptığımız gibi başından savmayı ihmal etmedi.

İglo’nun yemek danışmanı Tijen Aktay’la da bu konuyu konuştuk. Bu kadar güzel yemek yapabilmesinin sırrının 7 yaşından beri mutfakta olması olduğundan bahsetti. Kekleri yaksa da, yemeklerin tadını tuzunu kaçırsa da, ortalığı savaş alanına çevirse de annesi mutfaktan savuşturmamış onu. Aksine yine yemek yapması için yüreklendirmiş. O da zevk alarak yaptığı bu işi bir meslek haline getirmiş sonunda. Bana da Esin için aynı şeyi öğütledi. “Madem yemek yapmaktan bu denli keyif alıyor, bırakın döke saça yapsın yemekleri” dedi. Tijen Hanım’a “tamam” desem de evdeki durumlar ne olur bilmem. Zira Esin mutfağa girince kantarın topuzunu kaçıranlardan...

Yemeklerimizi güzelce yedikten sonra sertifikamızı alıp eve döndük. Önce Önder, ardından Esin bende enerji falan bırakmadı. Pestilim çıkmış bir vaziyette attım kendimi koltuğa... Ama Esin için sanki gün yeni başlamış gibiydi. Üzerindekileri çıkardığı gibi yenileri giyip fırladı sokağa. Akşama kadar, ipiydi, topuydu, suyuydu, sandviçiydi isteği hiç bitmedi. Günün sonunda ben onu seyretmekten yoruldum, o hoplayıp zıplamaktan yorulmadı.

Dolu dolu bir 23 Nisan oldu. Şimdi tıpkı bana törenini anlattığı gibi her gördüğü kişiye de yaptığı yemekleri anlatır şu birkaç gün...

Bu arada Esin ikide bir sıkıştırıyor beni Funda Teyze blogunda ne zaman yazacaksın. Hürriyet Aile’de ablalar bizim etkinliğimize yer verecek mi, diye. Fotoğrafları nerede çıkacak onları merak ediyor, arkadaşları ile paylaşacak ya...

5 yorum:

  1. Ellerine sağlık Esin,

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Funda Hanım:)

    Günümüzü ne güzel özetlemişsiniz:) Aslında çocukların günü demeliydim:))
    Mutfağımızı 1 günlüğüne çocuklara bırakmak ortamın şenlenmesine sebep oldu, ben çok keyif aldım, size de dediğim gibi mutfağımın şenlenmesi için çocuğumu daha sık yanıma alacağım:))
    Sevgili Esinin de çok keyif aldığı yüzündeki o güzel gülümsemeden belliydi:))

    İyi ki geldiniz,sizi aramızda görmekten dolayı çok mutlu oldum:)

    Bir günde biz büyükler için düzenlediğimiz İglo ile pratik lezzetler kursuna bekleriz:)

    Görüşmek üzere

    Kucak dolusu sevgiler

    Tijen Aktay

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Tijen Hanım keyifle katılırım, sevgiler

      Sil
  3. Esin eve iglo'nun ona hediye ettiği bir paketle geldi, evde size de yapacağım diye. Sonra koydu tavaya nuggetları, akşam yemeğimizi de evde o hazırladı. Sonra iyi bir sardı bana mutfağa ne zaman girsem,ben yapacağım diye alıyor her şeyi, yapmaya çalışıyor. En son srma sardırdım ama böyle giderse fazla uzun sürmez, yakında mutfaktan kovarım. Yemeği nasıl yapacağımdan koyacağım malzemeye kadar her şeyi karışmaya başladı. Sonunda Funda Teyzesine vereceğim onu.

    YanıtlaSil